STK ve Dış Politika
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Sivil toplum kuruluşları toplumun temsilcileri olarak dış politika oluşum sürecinde yer almalıdırlar. Bu hem demokratik bir gerekliliktir, hem de dış politikanın sağlıklı oluşumu açısından olması gereken bir gelişmedir. Sivil toplum örgütlenmesinin geliştiği ülkelerde STKlar dış politika oluşumda daha aktif rol oynarlar.
Sivil toplumun resmi dış politikaya en büyük katkısı alternatif bakış açısı sunmada ortaya çıkar. Resmi dış politika karar alıcıları çoğu kez tek bir bakış açısına ve zamana saplanıp kalırlar. Olayların akışı içinde alternatifler üretmek zordur. Bir krizden diğer krize geçen bürokratlar ya geçmiş şartların ürünü olan çözümleri farklı bir ortamda uygulamaya çalışırlar, ya da önerdikleri reçetelerin eksikliklerini veya hatalarını göremezler. Oysa sivil toplum kuruluşları ortak aklın ürünüdür ve çok daha geniş yelpazede bir düşüncenin sonucudur.
İkinci olarak sivil toplum kuruluşları resmi karar mekanizmasının ihtiyaç duyacağı düşünce ve bilgiyi üretebilirler.
Dış politika üretiminde sivil topluma ihtiyaç olmasına karşın resmi bürokrasi için dış politika alanı dokunulmazlıklar alanı gibidir ve toplumun burayta nüfuzu pek de tercih edilmez.

